KöMaL Dergisi Efsanesi: Matematiğin Şampiyonlar Ligi

KöMaL Dergisi Efsanesi: Matematiğin Şampiyonlar Ligi

Yirminci yüzyılın ortalarında Amerikalı bilim insanları arasında sıkça fısıldanan tuhaf bir şaka vardı. Şaka şu şekildeydi: “Uzaylılar çoktan aramıza inmiş, aramızda yaşıyorlar ama kendilerine ‘Macar’ diyorlar.” Bu esprinin ardında ise oldukça ilginç bir gözlem yatıyordu. John von Neumann, Edward Teller, Leo Szilard ve Eugene Wigner gibi dünyayı sarsan olağanüstü zekâların hepsi aynı dönemde, aynı şehirden, yani Budapeşte’den çıkmıştı. Sanki o yıllarda şehrin havasında, suyunda bir şeyler var gibiydi.

Peki bu sözde “Marslıların ortak özelliği neydi?” diye sorarsanız cevap sandığınızdan daha basittir. Hepsi lise yıllarında aynı eğitimden geçmiş, aynı problemlerle büyümüştü. Hepsinin yolu KöMaL ile kesişmişti. Bugün biraz bu sıradışı başarı hikayesinin mutfağına inelim ve bir derginin nasıl bir dahi fabrikasına dönüştüğünü konuşalım.

KöMaL Dergisi Efsanesi: Matematiğin Şampiyonlar Ligi

Macaristan denince akla gelen ilk şeylerden biri gulaş çorbasıysa ikincisi kesinlikle matematiktir. Bu başarının arkasındaki asıl güç ise tam adıyla Középiskolai Matematikai és Fizikai Lapok, yani kısaca KöMaL dergisidir. 1894 yılında Daniel Arany adında vizyoner bir lise öğretmeni tarafından kurulan bu dergi, savaş dönemlerindeki mecburi kesintiler hariç yüz otuz yılı aşkın süredir yayınlanıyor.

Ancak KöMaL bayiden alıp okuduğunuz ve sonra kenara koyduğunuz sıradan bir dergi değildir. O yaşayan, nefes alan ve öğrencilerini sürekli diri tutan bir okuldur. Sistemin işleyişi ise bugünün hızlı tüketim dünyasına inat, sabır üzerine kuruludur. Dergi her ay farklı zorluk seviyelerinde problemler yayınlar. Öğrenciler bu problemleri evlerinde çözer, temize çeker ve dergiye postalar. Dijitalleşen dünyada yöntemler değişse de gelenek aynıdır: “Bir problem üzerine günlerce, bazen haftalarca düşünmek.”

Yıldızlar Geçidi

KöMaL Dergisi Efsanesi: Matematiğin Şampiyonlar Ligi

Bu derginin sayfaları arasında kimler yok ki. Listeye baktığınızda adeta bir yıldızlar geçidi görürsünüz.

Listenin başında sayıların büyücüsü Paul Erdös gelir. Hayatı boyunca evi olmayan, elinde bir bavulla dünyayı gezen ve matematiğin en üretken isimlerinden biri olan Erdös, lise yıllarında bu derginin en sadık aşığıydı. Çözümlerini gönderir ve dergide adını görünce tarifsiz bir mutluluk yaşardı. İlerleyen yaşlarında bile bu tutkusundan vazgeçmemişti.

Diğer yanda modern bilgisayarın mimarı John von Neumann vardır. Lise yıllarında derginin en zor sorularını sadece çözmekle kalmaz, çözümlere getirdiği zarif yaklaşımlarla editörleri şaşırtırdı.

Matematik eğitiminin efsane ismi George Polya da bu kültürün bir ürünüdür. Onun meşhur “Nasıl Çözmeli” kitabındaki problem çözme felsefesinin temelleri muhtemelen bu dergiyle atılmıştır.

Perde Arkasındaki Gizli Kahraman: Laszlo Ratz

KöMaL Dergisi Efsanesi: Matematiğin Şampiyonlar Ligi

Bu hikayeyi anlatırken bir öğretmene özel bir parantez açmak gerekir. Laszlo Ratz. Dergiyi uzun süre yöneten bu efsanevi öğretmen sadece dergi çıkarmakla kalmamış, yetenekli öğrencileri bizzat tespit etmiştir. John von Neumann henüz lise çağındayken babasını kenara çekip oğlunuz bir dahi, ona özel ders aldırmalısınız ama sakın para ödemeyin, ben hallederim diyen kişidir. KöMaL ruhunu yaratan ve yaşatan işte bu idealist öğretmen duruşudur.

Zarafet Arayışı

KöMaL Dergisi Efsanesi: Matematiğin Şampiyonlar Ligi

KöMaL kültürünü diğerlerinden ayıran en önemli detay ise zarafet kavramıdır. Bugün okullarımızda genellikle sadece doğru cevabı bulmak yeterli görülür. Ancak orada bu yetmezdi. Çözümün güzelliği de puanlanırdı. Çözüm kısa mı, anlaşılır mı, farklı bir bakış açısı sunuyor mu diye bakılırdı. Bu yaklaşım öğrencilere matematiğin sadece sayılardan ibaret olmadığını, aynı zamanda bir sanat dalı olduğunu öğretti.

Bir Macar lise öğrencisi için en büyük motivasyon ise yıl sonunda yayınlanan fotoğraflardı. Dergi her yılın sonunda en yüksek puanı alan öğrencilerin vesikalık fotoğraflarını yayınlardı. 1920’lerde o sayfada fotoğrafının çıkması, bugün sosyal medyada milyonlarca takipçiye ulaşmaktan çok daha havalı ve prestijli bir durumdu.

Bizim İçin Çıkarılacak Dersler

KöMaL Dergisi Efsanesi: Matematiğin Şampiyonlar Ligi

Bugün eğitim sistemimizde öğrencilerimizi genellikle zamana karşı yarıştırıyoruz. Hızlı çözenin kazandığı, derinlemesine düşünmenin ise zaman kaybı olarak görüldüğü bir yapıdayız. Oysa Budapeşte’den çıkan bu dahi kuşağının sırrı hızda değil, sabırda ve estetikte saklıydı. Bir problemle günlerce yaşamanın, onunla dost olmanın ve en güzel çözümü aramanın verdiği o zihinsel disiplin, dünyayı değiştiren zekaların temelini attı.

Belki de sınıflarımızda sormamız gereken soru şudur. Öğrencilerimize sadece doğru şıkkı işaretlemeyi mi öğretiyoruz, yoksa onlara düşünmenin, sabretmenin ve zarafetin değerini mi aşılıyoruz.

İlginizi Çekebilir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Powered by Scott Ajans Logo Scott Ajans